Untitled Page
DEMİRÖZÜ VE KÖYLERİ TANITIM SİTESİ HOŞGELDİNİZ

   
  DEMİRÖZÜ VE KÖYLERİ TANITIM SİTESİ
  Bayburt Coğrafya
 

Bayburt Coğrafya
Bitki Örtüsü

 
Bayburtun bitki örtüsü Erzurum,Erzincan ve Gümüşhane illerinin bitki örtüsü gibidir. İklim yönünden
bulundukları iklim kuşağının özelliklerini taşırlar. Bilindiği üzere iklim özellikleri, bitki örtüsü üzerinde etkili olmakta ve
ayrıca bitkileri gelişiminde rol oynamaktadır.
Gümüşhanenin Trabzon ile olan sınırlarının Güney ve Güneydoğu bölgelerinde bulunan ormanlar hariç
tutulursa
Erzurum,Erzincan ile Bayburtun bulunduğu bölgede,dağ yamaçları ve daha yüksek yerlerdeki orman kalıntıları bitki
örtüsünün insan eliyle çok eski dönemlerden beri, yok edildiğini kanıtlıyor.
Çoruh vadisinden daha aşağılara doğru İspir ve Yusufeli ilçeleri yörelerinde çam ormanlarına
rastlanmaktadır.İlk baharda dağlık kesimler ovalar ve yüksek platolar doğal çeşitli çiçek türlerini kaplayan otla örtülür,çayır ve meralarda
kış ve yavşan cinsinden oluşan tabii örtü ile su kenarlarında görülen kısa çayır türleri,Düğün çiçeği ve Baklagil çeşitleri ile
kaplanmış alanlar göze çarpmaktadır. Yağışların azlığına ve hayvan sürülerin yoğunluğuna bağlı olarak doğal bitki örtüsü
kısa zamanda ve yaz ortalarına doğru yok olmakta veya sararmakta olduğundan Bayburt ovası genel görünümü ile bir step niteliği kazanır.
Bütün bu olumsuz yönleri ile bitki örtüsünün büyük çapta erozyon olaylarını önleyemeyişi
nedeniyle,Bayburt çevresindeki yüksek dağların devamlı aşınmakta olduğu bir gerçektir. Gümüşhane ile Bayburtun
çevresindeki hayvan türleri yönünden oldukça fakir sayılır.
Bayburtun yüksek dağ köylerinde Ayı,Yaban keçisi,tilki dağ keçisi daha aşağı bölgelerde ve bilhassa Çoruh nehri
vadisinde yer alan yöre halkınca bük adıyla tanımlanan çalılık ve meşelik yaban domuzu,ördek,toy ve kırsal bölgelerde ise keklik ve tavşan gibi av hayvanlarına rastlanmaktadır.
Çoruh nehrinde iri sazan ve yayın balıkları da avlanabildiği gibi Çoruhu besleyen büyük
akarsularda,{kop,masat,otlukbeli,yoncalı vb.}Alabalık avlanabilmektedir.1899 yılında basılan Erzurum vilayet isal namesiyıllığında Bayburtun ormanlık bölgeleri şöyle anlatılıyor [42]
Bayburt ilinin çeşitli yönlerinde demir kaş {burnaz}kop ve masat ve yayla pınar {lusunk}koç bayırı{pörge}ve akkaya adı
verilen köy ve mahallerde,sık ve seyrek ve 100,000dönüm alanındaki bir araziyi kaplayan pelit ve kavak ve bazı çam ağacı
türleri mevcut olup bunlar Bayburt ve Erzuruma diğer yakın yerlere nakledilip kullanılmaktadır.
Burada YY önceki varlığından söz edilen 100,000 dönümlük pelit,kavak ve çam ormanları halkın ihtiyaçlarını
karşılayabilmesi bakımından başka kaynaklara sahip olmadığı düşünülürse daha da azalmış ve devlet eliyle büyük çaplı bir
ağaçlandırma faaliyeti yürütülmediği için,git gide yok olmaya mahkum olmuşlardır.
Halbuki Evliya Çelebi seyahat namesinde ve 1647yda daha yukarı kesimlerdeki çam ormanlarından kesilen ağaçların
Çoruh nehrinin sularına bırakılarak Bayburta kadar nakledildiği yazılıdır.
Bu ağaçların elde edilen kerestenin Bayburtun eski bir çok evlerinde kullanıldığı ve Bayburt civarındaki ormanlarından elde edildiği anlatılmaktadır.
1960 sayısına göre Bayburtun 30 köyünün orman kenarında kurulmuş olduğu ortaya çıkmıştır bu köylerin civarında orman olarak adlandırılacak 50,000 ila 60,000 dönümlük bir bölge vardır. Diğer yörelerde ise koruluk ve bataklık gibi ağaçlıklar göze çarpmaktadır.
Ecdadımız yaşadıkları yörelerde,arazi şekillerine bakarak coğrafi özelliklere iklimlere,akan sulara ve sonuç olarak önemli
gördükleri herşeye bir isim vermekte çok isabetli davranmışlardır örneğin sarı çiçek yaylası, kızlar meydanı,rüzgarlı bayır, akkaya, korkudere,tepebaş, kanlıyamaç taşlı tarla v.b.
Geniş çam ormanlarının çevrede çok olduğu ünlü bilim adamlarımızdan Şemseddin Saminin kamusu alam büyük dünya sözlüğü adlı eserinde şu şekilde ifade edilmiştir.[43]
Bu dağların ekser cihetleri,vasi ormanlarla mestur olup çam, meşe,kavak pelit,kökler ardıç ve sair ağaçları havidir.

Bunlardan anlaşılıyor ki Bayburt çevresi o zamanlar bitki örtüsü yönünden hiç de fakir.

İklim

Bölgenin coğrafi yapısı,Doğu Anadolunun soğuk ve kurak iklim kuşağı içinde ilin büyük bir kısmının
bulundurmakta ve diğer taraftan az bir kısmının ise daha nemli ve yağışlı Karadeniz iklim kuşağının etkisi altında
tutulmaktadır Büyük iklim değişiklikleri göstermesine neden olan bu coğrafi yapı Anadolunun başka bölgesinde mevcut değildir
Bayburt ovasının kuzeyinin kaplayan SOĞANLI DAĞLARI. Karadeniz nemli havasını ve yağmurunu ovaya
taşıyan yağmur bulutlarının Güneye inmesine bir set teşkil ettiği için bölgede yağış oranları tatminkar olmaktan uzaktır
Ancak ilkbaharda ovaya düşen yağmur miktarı normalin üzerinde görülür ise de bu Nisan yağmurlarının, kırkikindi
yağmurları adı ile bölgenin yalnız belirli bir mevsimde yününü güldürür .Buna rağmen Bayburt Ovasının bereketi
verdiği mahsulün Kuzey-Doğu Anadolu da ona benzer,bir başka ovada {pasinler Ovası hariç}görülmez.

ÇORUH nehrinin Yaz mevsiminin kuraklığını gideren ve ovaya ince bir nem örtüsü ile buğu halinde inen bir
özelliği vardır.
Bayburt ovası Çoruh Nehri üzerinde yapımı kararlaştırılan barajlar ve sulama tesisleri ile sulandığında hem verimi
artacak ve hem de iklim üzerinde etkili olacaktır .Bayburtta yarım yüzyıllık meteorolojik ölçümler göz önüne alındığı
zaman görülür ki yağış ortalaması yılık olarak 438mm ve yağışlı geçen gün sayısı ise 90,100 gün civarındadır.

Bayburttan kuzeye doğru gidildikçe Soğanlı Dağlarının yağış miktarını daha azaldığı görülür. Çünkü Kuzeyden ve
Kuzey-Batıdan gelecek olan yumuşak iklimin etkisini bu dağlar en az düzeye indirmektedir.

Mevsimlerin normal süreleri de iklimin etkisi altındadır Soğuk,kar,tipi gibi kış mevsimine has olan
afetler,devamlılıkları ölçüsünde,bölgedeki canlıların ve ekonomik hayatın sarsıntılar geçirmesine neden olabilir.
Bayburt-Trabzon yolundaki Zigana ve Bayburt-Erzurum yolu üzerindeki Kop geçitleri daha önceki dönemlerde
yaşanan kış mevsimlerinden sık,sık kapandıkları için Bayburt halkının uzun süreler bu illerle bağlantısı kesilmiştir.
Bugün ise teknik imkanlar ve yol bakımları karla kaplanan bu geçitleri hemen hemen her zaman trafiğe açık tutmaktadır.

Doğa

Bayburt yüzölçümü ve nüfusu itibariyle Türkiyenin en küçük illerinden biridir. Doğu Karadeniz

sıradağlarının hemen güneyindeki Çoruh vadisinde yer alır. Kuzeyde Trabzon ve Rize ile doğuda Erzurum

güneyde Erzincan ve batıda Gümüşhane illeri ile komşudur. İl 3652 km kare yüzölçümüne sahipdir.

Bayburtun engebeli arazisinin jeolojik yapısı oldukça karışıktır. Kuzeyde ve Doğuda Soğanlı dağlarının güney kesimlerindeki küçük alanlarda bol fosil bulunmaktadır. İlin yer altı zenginlikleri arasında gümüş,bakır,kurşun,çinko karışımı damarlar ile linyit rezervleri bulunmaktadır.
İlin toplam alanının %45i dağlardan oluşur. Bayburtu Karadenizden ayıran sıradağlar batıdan doğuya sırayla Zülfe (2750m.)Kemer (2856m.) Soğanlı (2750 m.),Haldizen (3000 m.),Kırklar (3350 m.)dağları. Güneyde sıralanan dağlar ise Çavuşkıran (2850m.),Kop (2600 m.),Çoşan (2963 m.), Sarıhan (2400 m.),Otlukbeli (2520 m.) ve Pulur (2300 m.) dağlarıdır.
Bu iki dağ silsilesinin arasında Çoruh ırmağı akmaktadır. Çoruhun ana kaynağı Mescit dağlarından gelmekte ve il sınırlarına Güneydoğudan girmektedir. Bu ana kol Masat vadisinde Maden bucağı yakınlarında Kop suyu ile birleşir. Irmak burada geniş bir alana yayılmış olup, Bayburt ovasının oluşumuna ve taşıdığı alüvyonlarla sulu tarıma olanak sağlar . Bayburtdan geçmeden önce civarındaki bir çok derenin de suyunu topladığından şehrin içinden oldukça coşkulu bir biçimde akar . Kale tepesi ile Duduzar tepesi arasında derin bir vadi oluşturduktan sonra Kale ardından yine düz bir biçimde devam eder. Düzeker ovasında ırmağın diğer önemli bir yan kolu olan Değirmencik suyunu alır. Daha sonra dirsek yaparak Çoruh ırmağı derin Çoruh vadisine girer. Doğuya doğru akışına devam ederek ili terk eder.
Dağlarla çevrelenen ve ortasında akan Çoruh ırmağının kollarıyla parçalanan Bayburt ovasına yaklaşık 900 km kare civarındadır ve dört önemli bölümden meydana gelir. Batıda yer alan Mormuş düzlüğü kuzeyde Aydıntepe ovası kuzeydoğuda Değirmencik kesiminde yer alan Düzeker ovası ve güneydoğu bölümünde Keçevi düzü 1500-1700 m. Arasında yüksekliklere sahip ovalardır.

  Çoruh Nehri

Bayburtu konu alan herhangi bir yazı bir makale veya bir kitabın ÇORUH nehrinden geniş bir ölçüde
bahsetmesi doğaldır. Çünkü Bayburtun kaderi Çoruhsuz düşünülemez.
Çoruh nehrini,gören Evliya Çelebi ona "cui ruh1"[14] "ruh ırmağı"veya "can
ırmağı"demiş,ruhlarıcoşturan,şiirlere ilham veren ve her Bayburtlunun ondan uzak kaldığı zaman rüyalarına giren
daima genç ve dinamik Çoruh...


Erzurum ve Kars yaylalarının kuzeyindeki MESCİT DAĞI{3239M.}nın yamaçlarından doğan,çağlayanlar
halindebatıya doğru akan süratli ve çılgın bir küheylan gibi etrafına korku salan ÇORUH,Maden bucağında ,MASAT ve KOP Dereleri ile birleştikten sonra kişiliğini bulur.


Çoruh Nehri,Koruk düzü ile hatıraları süsleyen geçmiş bir çok sportif hareketlere ve "herfene"denilen piknik
ve daha çok sazlı ve sözlü eğlencelere sahne olması bakımından geçmişten zamanımıza kadar yaşayan bir tarih belgesidir.

 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol